Eski Google X yöneticisi Mo Gawdat, insanlığın 2027 yılından itibaren yaklaşık 15 yıl sürecek yapay zeka kaynaklı bir distopya sürecine gireceğini açıkladı. Gawdat, bu karanlık dönemin ilk işaretlerinin 2024’ün sonlarından itibaren görülmeye başlandığını belirtti. Yapay zekanın insan yaşamına etkileri üzerine uyarılarda bulunan Gawdat, sistemin yalnızca teknolojik değil, aynı zamanda sosyolojik ve etik düzeyde de yıkıcı sonuçlara yol açabileceğini dile getirdi.
Yapay zeka distopya mı yaratacak?
“Diary of a CEO” adlı podcast’e katılan Gawdat, özgürlük, insan ilişkileri, sorumluluk, gerçeklik ve güç kavramlarının yapay zeka tarafından temelinden sarsılacağını ifade etti. Gawdat’a göre, bu durumun asıl nedeni yapay zekanın kendisi değil, teknolojinin insan doğasındaki mevcut sorunları büyüten bir araç haline gelmiş olması. “Yapay zekada kesinlikle yanlış bir şey yok. Makinaların yükseliş çağında insanlığın değer yargılarında çok yanlış şeyler var” diyen Gawdat, yapay zekayı bir neden değil, etkileri büyüten bir büyüteç olarak tanımlıyor.
Yapay zeka başlangıçta hayatı kolaylaştırmak amacıyla geliştirildi. Rutin işlerin otomasyonu sayesinde insanların daha verimli ve az yorularak çalışması hedeflenmişti. Ancak Gawdat, kapitalist sistemin bu potansiyeli hızla kendi lehine çevirdiğini söylüyor.
Şirketlerin yapay zekayı işe alımları kısıtlamak, mevcut çalışanlara daha fazla iş yüklemek ve maliyetleri düşürmek amacıyla kullanması, bu teknolojinin başlangıçta çizilen ütopyadan uzaklaşmasına yol açtı. Gawdat, kapitalizmin yön verdiği teknolojik ilerlemenin insan becerilerini desteklemek yerine, insanı sistemin dışına iten bir yapıya dönüştüğünü belirtiyor.
Gawdat’a göre bu süreç, yalnızca ekonomik değil, ahlaki bir çöküşe de işaret ediyor. Sosyal medyanın bireyleri birbirine bağlamak yerine yalnızlaştırması, cep telefonlarının hayatı kolaylaştırmak yerine insanları sürekli meşgul etmesi gibi örnekler bu sürecin başka yansımaları olarak değerlendiriliyor. Yapay zekanın da benzer bir patikaya girdiği vurgulanıyor.
