2026 yılı, PlayStation 4 kullanıcıları için önemli bir dönüm noktası olacak. Yayınlanan bir rapora göre, oyun sektöründeki birçok büyük stüdyo eski nesil konsol desteğini bırakma kararı aldı. Bu gelişme hem yeni çıkacak yapımlar hem de mevcut çevrimiçi oyunlar açısından PS4 kullanıcılarının gelecekte daha sınırlı bir oyun deneyimi yaşayacağına işaret ediyor.
PlayStation 4 tarihe karışıyor
Kararın ilk somut örneklerinden biri, HoYoverse’in Genshin Impact oyunu oldu. Şirket, 2026 itibarıyla PlayStation 4’e olan desteğini sonlandıracağını açıkladı. Genshin Impact’in çok sayıda aktif oyuncuya sahip olması nedeniyle bu hamle, sektör geneli için sembolik bir başlangıç olarak görülüyor. Raporda yer alan bilgilere göre, başka büyük stüdyolar da aynı yönde adım atmak için hazırlık yapıyor.
Kararın arkasında iki temel neden bulunuyor. İlki, PS4’ün donanımsal sınırlamaları. Yeni nesil oyunlar, grafik motorları ve işlem gücü açısından PS4’ün kapasitesini zorluyor. İkinci neden ise pazar koşullarındaki değişim.
Sony, bugüne kadar dünya genelinde 80 milyondan fazla PlayStation 5 sattı. Geliştiriciler için bu, eski nesle bağlı kalmadan daha güçlü donanımlar için üretim yapma imkânı sunuyor. Xbox Series X/S’in de benzer şekilde yaygınlaşmış olması, yeni nesle geçişi hızlandıran diğer bir faktör.
iPhone için GPT 5 müjdesi
OpenAI’ın yeni modeli GPT 5, iOS 26 güncellemesi ile iPhone’a gelecek. Apple yapay zekayı GPT 5’e emanet edecek gibi görünüyor.
Özellikle çevrimiçi tabanlı canlı hizmet oyunlarında PS4 desteğinin kesilmesi, oyuncu topluluklarını doğrudan etkileyecek. Bazı oyunlarda bu platforma özel sunucuların kapatılması veya içerik güncellemelerinin durdurulması gibi sonuçlar doğabilecek.
Sektör uzmanları, hem Sony hem de Microsoft’un önümüzdeki birkaç yıl içinde yeni nesil konsollarını tanıtabileceğini öngörüyor. Bu da PS4 gibi eski jenerasyon cihazların tamamen devre dışı kalma sürecini hızlandırabilir. 2013 yılında piyasaya sürülen ve yaklaşık 12 yıldır aktif kullanımda olan PlayStation 4 için bu geçiş, hem teknolojik evrim hem de tüketici alışkanlıkları açısından kaçınılmaz bir sonu temsil ediyor.
